Cübbe, Din ve Diyanet…

8.6.2016


Allah Resulû’nü görmek için mescidine gelenler onu mescitte bulunanlar arasından ayırt edemezdi. Hatta bazen Ebubekir’e yönelirlerdi…

Bugün Diyanet İşleri Başkanı’mızın bulunduğu ortamda ayırt edilememesi mümkün müdür! Cübbesinin sırmaları onu her ortamda fark ettiriyor.

Cübbenin kişiyi farklılaştırdığı muhakkak.

Cübbenin öte yandan temsil ettiği şeyi farklılaştırdığı da ortada…

Nedir bu cübbenin hikmeti! diye hiç kendi kendinize sorduğunuz oldu mu?

Ben soruyorum!..

……….

Bakın İsa (AS) havarilerine ve ashabına bu konuda ne demiş.

“Bundan sonra İsa halka ve öğrencilerine şöyle seslendi: “Din bilginleri ve Ferisiler Musa’nın kürsüsünde otururlar.  Bu nedenle size söylediklerinin tümünü yapın ve yerine getirin ama onların yaptıklarını yapmayın. Çünkü söyledikleri şeyleri kendileri yapmazlar.  Ağır ve taşınması güç yükleri bağlayıp başkalarının sırtına yüklerler, kendileriyse bu yükleri taşımak için parmaklarını bile oynatmak istemezler.

Yaptıklarının tümünü gösteriş için yaparlar. Örneği: hamaillerini büyük, giysilerinin püsküllerini uzun yaparlar.  Şölenlerde başköşeye, havralarda en seçkin yerlere kurulmaya bayılırlar.  Meydanlarda selamlanmaktan ve insanların kendilerini ‘Rabbî’ diye çağırmalarından zevk duyarlar.

 “Kimse sizi ‘Rabbî’ diye çağırmasın. Çünkü sizin tek öğretmeniniz var ve hepiniz kardeşsiniz.” Matta 23/1-8.

Yukarıdaki ifadeler, İsa (AS)’ın Yahudi Hahamları eleştirmesi ile ilgili.

Allah’ın Elçisi sallallahu aleyhi ve sellemise kendi ümmetini şöyle uyarıyor: “Sizden öncekilerin izlerini, kuşkusuz karışkarış, arşın arşın takip edeceksiniz. Onlar bir kertenkele deliğine girmiş olsalar, siz de gireceksiniz.

Dedik ki: Yahûdi ve Hıristiyanlar mı?

-Ya kim olabilir? dedi.” (Buhari, İ’tisambi’s-Sünne14)

…………..

Elbise, örtünmek ve kişiliği korumak (takva) için bir araç değil mi!

Böyleyken, din ve diyanetimize yön verenlerin, Yahudi ve Hristiyan ruhbanları ile aynı kisveye bürünüp, insanlara helal ve haramı bildirirken delil gösterme zahmetine dahi katlanmadan “bize güvenin kurtulursunuz” diyecek noktaya gelmeleri içler acısı bir tablodur.

Müslüman dini kurumların verdiği bu fotoğrafı siz nasıl yorumluyorsunuz bilemem!

Ancak ben, böyle yapanları ve buna prim verenleri kendilerine çeki düzen vermeye davet ediyorum.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir